“Çok güzel bir ülke bırakalım yarınlarımıza içinde baskı rejimi , padişahlık sistemi , halifelik sistemi , diktatörlük rejimi olmasın. Hak , özgürlük , adalet , demokrasi hâkim olsun.” Bu sözleri sosyal medya da bir arkadaşım yazarak paylaşmıştı. Söz, ideali içinde barındıran, insanım diyen çağdaş düşünen her bireyin ortak hedefi olmalı diye düşündüm. Başarabilirmiyiz ? diye sordum kendi kendime, ölçüsü yok ki, sonuçları ağırlık, uzunluk, basınç gibi ölçebilelim. Bir gerçek var ki başarmak için başlamak gerek. Hedef olarak tasarladığımız insani emelleri ilke olarak bellemek gerek.
Karamsar düşünmek ya da kötümser düşünmek, bu fark dahi moral ve yaşam enerjimize etken, yapmak istediklerimize ve eylemlerimize ve elde edebileceğimiz sonuçlara. Şu an gülümseyerek hatırladım, ilkokul yıllarım ve okulumuz da temizlik işlerini yapan iki görevli vardı. Okul büyük ve sayısı binden fazla öğrenci barındırıyordu içinde. Yapmış olduğu işten dolayı “müstahdem” diye tanımlanan bu görevlilere nasıl yardım edebilirdik ki ? Öğretmenimiz en güzel cevap ve açıklamayı hemen yapmıştı bile. “Sevgili öğrencilerim, yardım etmeniz düşünülemez, sizlerden benimde okul idaresinin de böyle bir talebi olmaz ama düzgün, temiz yaşayarak, çevrenizi kirletmemeye özen göstererek en büyük yardımı yapmış olursunuz” diye bir izah açıklama yaptı. Öğretmenimin bu açıklaması ve izah hali aklımdadır ve hiç unutamam.
Kendimiz olarak iyi, doğru, çağdaş, akıllıca bulduğumuz fikir ve uygulamaları ilk kendimizden başlatsak ve akabinde etkili olabilir diye düşündüğümüz ilk halkada ki yakınımızdakilere anlatsak ve örnekleri ile göstersek. Kötümser olmadan, başarabileceğimize inanarak bu meziyetlerle yaşasak nasıl olur ? Bir şarkı sözü vardı “olur olur bal gibi olur” diye. Düşündüklerimizin, ilke edindiğimiz bu düşünce düşlerin aksi halinde düşünce haraketler olacaktır elbette. Nezaket ve zarafetimizi bozmadan, en insani halimizle konuşmak ve ikna etme yolunda mücadele etmek de ikinci adımımız olsun. Bak şimdi yıllardır ben böyle düşünüp böyle bir tavırla yaşamaktayım deyip kötümser düşünme hali yoktu değil mi ? Arslanla ceylanın asırlardır süren kovalamacası gibi, insan var oldukça iyi düşünce ve uygulamalar hep var olacaktır, kötü düşünce ve uygulamaların da olacağı gibi. İnsan dışında hiçbir yaratık da, canlı da zaman ve mekan kapsamın da geniş düşünebilen canlı türü yoktur, ben öyle biliyorum. Ülkemde yaşayan bir sinek Çin’de yaşayan sinekler ne yaparlar diye düşünür mü ? Ne yapalım benim aklıma sinek geldi örnekledim, sizler hayvan türlerinden de ülke, şehir seçeneklerinden de istediğinizi düşünüp örnekleyin.
Özgür, adaletli, hak, hukuk temelin de daha mutlu bir hayat yaşam mümkün. Kötümserlik yok, içinde yaşadığımız hayattan karamsar tablo çıktıları sıklıkla alsak dahi. Umut herkesin, hepimizin ortak tüketimi olmak zorunda. Umut tükenmeyecek, hammaddesi sonsuz olan bir kazanımımız değil mi ? Umutlarımızı artıracağız, sevgi ve sevmekten uzak kalmadan, sadece düşünme halin de kendimize tutsak kalmadan.
Mir Murat Demir
Yorum Yazın