Bugün hava çok güzel, bilgisayarım da bir arıza vardı, Zorlu Center’daki Apple’ın yetkili servisine gitmem lazımdı, yalnız gitmek istemedim, benim gibi gezmeyi seven bir arkadaşımı aradım, durumumu anlattım.
“Benimle gelir misin? Hem bana eşlik edersin, hem de oturur sohbet ederiz” dedim.
Arkadaşım beni kırmadı, malum o da gezmeyi severdi.. Metrobüse atladığımız gibi Gayrettepe’deyiz, Bilgisayarımı yetkili servisine teslim ettikten sonra mağazaları gezdik, beğendiğim birkaç şeyi aldım, dönerken de alışveriş için bir markete girdik, fiyatlar karşısında şaşırdım, bunlar ne böyle fiyatlar uçmuş gidiyor, dayanamadım, görevliye dönüp…
“Bu fiyatların hali ne, biz eskiden bunları yarı fiyatına alırdık” deyince, görevli yüzüme baktı;
“Ağabeyciğim herseye zam geldi, o fiyatlar yok artık , eski çamlar bardak oldu” demez mi ?
Laubaliliği hiç sevmem, yakınlarım tanır beni, ciddiyeti severim, adamın bu şekilde konuşması beni sinirlendirdi, marketten hiç birşey almadan çıktık …
Ama iyi bir şey de oldu, yazımın başlığını buldum
“Eski Çamlar Bardak Oldu”
Günümüzde çok kullanmasak ta zaman zaman yeri geldiğinde kullanma ihtiyacı hissettiğimiz bir deyimdir.
TDK sözlüğünde “Devir değişti, eski tutumların değeri kalmadı” şeklinde yazar.
Gelişen teknoloji sayesinde eskiye nazaran artık daha hızlı bir şekilde eski çamlar bardak oluyor, önce bir alışkanlığı kazanıyoruz sonra yerini bir başka alışkanlık alıyor. Ne yazık ki bu hızlı döngü içerisinde bazen doğa ile olan bağımızı kopartıyoruz. Geleneklerden, örf ve adetlerimizden uzaklaşıyoruz yani eski çamları biz bardak yapıyoruz.
Buraya kadar iyi güzel de, bu da nereden çıkmış, niye eski çamlar tabak, çanak değil de bardak oluyor?
Eminim aklınızdan böyle geçmiştir? Benimde geçti, biliyorsunuz meraklıyım, araştırma yapmak gibi bir huyum var, hem sizler hem de kendim için biraz bilgi topladım.
Çam ormanlarına pikniğe mutlaka gitmişliğiniz vardır, buralar da genelde çeşmeden akan sular çam ağaçlarının gövdelerinden geçirilerek akıtılır. İşte benim de dikkatimi bu çekmiştir, tabiki araştırdım, eskiden kitapları okuyarak bilgi toplardım, şimdi ise İnternette Google sağolsun, birkaç tuşa basma ile her şey karşıma çıkıyor.
Çam ağacı işlenmesi kolay olmasının yanı sıra, suyu soğuk tutması ve suya kendine has bir koku vermesi gibi özelliklere de sahiptir. Hatırlayacaksınız ağaçtan yapılan testilerin geneli çam ağacından yapılır.
Nedeni ise çam ağacı suyu soğuk tutar ve nefis bir koku verir. Evliya Çelebi'nin dediğine göre çam ormanlarının bulunduğu yerlerde insanlar çam gövdelerinden yekpare bardaklar yapıp su kabı olarak kullanmışlardır.
Fakat bu deyimle ilgili şöyle de bir rivayet var :
Vaktiyle orman köylerinden bir delikanlı, askere gitmiş, şimdi ki gibi bedelli askerlik yok, o yıllarda askerlik de uzun sürermiş. Neyse lafı uzatmayalım bu delikanlı askerlikten teskeresini alıp ta köyüne geri döndüğünde köyün yakınındaki büyük çam ağaçlarının kesildiklerini görüp hüzünlenmiş, babasına bunun sebebini sormuş.
İşte aldığı cevap :
“Oğlum, sorduğun o eski çamlar bardak oldu, sen askerde iken sana gönderdiğimiz harçlıklar nereden geldi sanıyorsun?”
Delikanlı anlaşılmıştı ki, o askerde iken babası, evinin yakınlarındaki çamları kesmiş, bardak yapıp satmış, parasını oğluna göndermişti.
Araştırdıkça laf nereden nerelere geldi, ah o eski günler, gel de Nostalji yaşama, şimdilerde o çam bardaklarının yerlerini cam bardaklar aldı, artık devir değişti, insanlar değişti, her şey değişti… Biz çocukluğumuzda, teneke arabalarla oynarken, şimdilerde oyuncak dükkanlarında birbir çeşit arabalar var, uzaktan kumandalısınımı istersin, yere sürttüğün zaman fırlayıp gideninimi?
Eskiler zamanlarda hatırlarsınız, yazarlar yazılarını hep gazetelerin okur köşelerinde yazarken, şimdiler de yüzbinlere hatta milyonlara ulaşan internet sitelerinde yazıyorlar. Kalemin yerini klavye tuşları, kağıdın yerini ise bilgisayar ekranları aldı, kısaca deyim yerindeyse “Eski Çamlar Bardak Oldu”
Bu günlükte bunları yazdım,
Bir başka yazımda buluşmak üzere hoşçakalın, ama hep dostça kalın
CELAL KODAMANOĞLU
GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ
Yorum Yazın