HER GELENİ HIZIR BİL.

Her 5 ve 6 Mayıs’ı bağlayan gün, akşam ve hatta gece heyecan sarar kalpleri.

Peki neden?

Baharın gelişi mi?

Baharla beraber Hızır’ın gelişi mi?

Hızır sadece 5 ve 6 Mayıs’ta mı gelir peki?

Gelirse kendini gösterir mi?

Hızır olduğunu söyler mi?

Hayır!

Ne demiş büyüklerimiz:

“Kapınıza her geleni Hızır; deliyi Veli bilin.”

İslam’da yeri var mı?

İslam inancında böyle bir uygulama olmadığı gibi, haram ya da günah da değildir.

Bu kültürel bir gelenektir.

Hızır Aleyhisselam’ın geleceğine ve bereket getireceğine inanılır.

Hızır’ı, Hz. Musa ile olan dostluğundan, yakınlığından biliriz aslında.

“Bir vakit Musa, yanındaki gence demişti ki:”

Hz. Musa’nın yanındaki genç, Yuşa Bin Nun’dur. Hz. Musa’ya hizmet ediyor, yanında bulunuyordu.

“İki denizin birleştiği yere ulaşıncaya kadar gideceğim.”

Ayetteki Mecmau’l-Bahreyn, iki denizin birleştiği yer anlamındadır.

Bundan murat, onlara nispetle doğu tarafındaki İran ve Rum denizleridir.

Hz. Musa’nın Hızır’la orada buluşacağı bildirilmişti.

Denildi ki:

İki denizden murat, Hz. Musa ve Hz. Hızır’dır. Çünkü Hz. Musa zâhir ilimlerinde bir deniz, Hz. Hızır da bâtın ilimlerinde bir deniz gibiydi.

Kur’an-ı Kerim ayetlerinde Hızır bahsi geçmektedir.

Özellikle Kehf Suresi 60-82 arası Hz. Musa ve Hızır Aleyhisselam anlatılır.

Umut mevsimi Mayıs’ın gelişi ve yapılan ritüeller, bayram sevinci mi yaşatıyor peki?

Özellikle su kenarları, göl, deniz vs. yeşillik alanlar, orman ya da herhangi bir bahçe…

Ateşler yakılır, üzerinden atlanır.

Hızır (İlyas) Aleyhisselam’a mektuplar yazılıp gül ağacına asılır, denize/suya salınır.

Ev, iş, eş, çocuk… Herkes dileklerini bir şekilde dile getirir, Hızır’ın geleceğini düşünerek.

Her kesimin inandığı ve uyguladığı çeşitli ritüeller yapılmaktadır, gelenek ve göreneklerine göre…

Ben de heyecanlıyım; güneş, deniz, etraf cıvıl cıvıl…

İçim içime sığmıyor bahar ve yaz mevsiminin gelişiyle.

Ben dileklerimi her gün sıraladığım için, beş vakit sabırsız olduğum için böyle özel günlere sığamıyorum maalesef…

Ama acaba gelir mi Hızır Aleyhisselam?

Görür müyüm diye heyecan sarar beni her zaman.

Tanımayı, konuşmayı çok isterdim çocukluğumdan beri.

Ne yapsam, bir dilekte ben de mi bulunsam bu Hıdırellez?

Hadi bakalım, her kimin ne muradı varsa Rahman ve Rahim olan biricik Allah’ımızdan dileyelim.

Benim hiçbir ritüelim yok.

Direkt Rahman’dan ister, ‘O’ndan dilerim.

Allah bana yeter.

O ne güzel vekildir.

Hızır kulunu görmek çok isterim tabii ki de.

Dilerim, Dost Hızır’ı görürüz hep birlikte İnşallah.

Sevgiyle kalın.

İçinizdeki heyecan, neşe hiç gitmesin.

Dikkat edin, Hızır Aleyhisselam kılık değiştirerek gelirmiş.

Belki bir gün…

Kim bilebilir ki hem?

MİNE DEV

Gazeteci - Yazar