MENU
  • EĞİTİM
  • MEKAN
  • HABER
  • Basın Bülteni
  • SİNEMA
  • Kadın
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • BİYOGRAFİLER
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • İLETİŞİM
  • Foto Galeri
  • Web TV
  • Yazarlar
Haber Caddesi
DOLAR6.8555
EURO7.7475
GR ALTIN390.45
ÇEYREK640.68
İstanbul
Haber Caddesi
Haber Caddesi
  • MAGAZİN
  • MÜZİK
  • YAŞAM
  • GÜNCEL
  • MODA
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • SAĞLIK
  • KÜLTÜR & SANAT
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
Kapat

ZAMANSIZLIK ÇAĞI

Ana SayfaYazarlarSABİHA ÜNAL
16 Eylül, 2025, Salı 19:06
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
ZAMANSIZLIK ÇAĞI

 

İnsanlık, var olduğu günden bu yana zamanı anlamaya çalıştı. Güneşin doğuşunu ve batışını takip etti, mevsimleri kaydetti, takvimler oluşturdu. Derken saatler icat edildi, zaman dilimleri belirlendi, dakikalar, saniyeler hayatımıza girdi. Ama bütün bu ölçüler, aslında zamana hükmetmek için değil, onun karşısında çaresizliğimizi gizlemek içindi. Çünkü zaman, hiçbir kalıba sığmıyor; akıyor, değişiyor ve çoğu zaman elimizden kayıp gidiyor. İşte bugün yaşadığımız çağ, bu gerçeği en çıplak haliyle gösteriyor: Zamansızlık Çağı.

Eskiden zamanın akışı daha yavaştı. Bir haber günlerce konuşulur, bir mektup haftalarca beklenirdi. Bugünse her şey birkaç saniye içinde olup bitiyor. Sosyal medya, dijital platformlar ve sürekli akan bilgi, zamanı parçalara bölüyor. Dün yaşanan büyük bir olay, bugün unutulmuş oluyor. O kadar hızlı bir çağda yaşıyoruz ki, geçmiş ile gelecek arasındaki çizgi neredeyse siliniyor.

Bir yandan geçmiş sürekli karşımıza çıkıyor: “Bu gün geçmişte ne yapmıştın?” hatırlatmaları, arşivden çıkan eski fotoğraflar, yeniden gündeme gelen olaylar… Gelecekse algoritmalarla hesaplanıyor, yapay zekânın tahminleriyle önümüze seriliyor. Yani aslında biz hiçbir zaman yalnızca “bugün” yaşamıyoruz. Zamansızlık, geçmişin gölgesiyle geleceğin hayaletini aynı anda yaşatıyor

Teknolojinin temposuna bedenimiz ayak uyduruyor belki ama ruhumuz zorlanıyor. Düşüncelerimiz bir gün geçmişe saplanıp kalıyor, diğer gün geleceğe dair endişelerle boğuşuyor. Kalbimiz özlemle dolu, zihnimizse sürekli ileriye koşuyor. Bu ikili baskı, insanı sürekli yorgun düşürüyor. Belki de en çok bu yüzden, bugünlerde herkesin dilinde aynı cümle var: “Zaman yetmiyor.”

Sanatın en büyük arzusu daima zamansızlıktı. Homeros’un dizeleri, Leonardo da Vinci’nin tabloları, Mevlana’nın sözleri, Shakespeare’in oyunları… Yüzyıllar geçti, ama hâlâ aynı duyguları uyandırabiliyorlar. Bugün bir genç Mozart’ın notalarında kendini bulabiliyor, bir ressam Van Gogh’un fırça darbelerinde kendi acısını görebiliyor. Çünkü gerçek sanat zamana direniyor. Zamansızlık Çağı’nın belki de en güzel yanı da bu: insanlığın ortak mirasını, geçmişten bugüne taşıyan sanatın hiç solmayan gücü.

Roma’daki Kolezyum hâlâ ihtişamını koruyor, Göbeklitepe insanlığın ilk adımlarını hatırlatıyor. Yunus Emre’nin “Sevelim, sevilelim” çağrısı, çağları aşarak hâlâ kulaklarımızda yankılanıyor. Nazım Hikmet’in şiirleri, hapis duvarlarını aşıp dünyaya sesleniyor. Bu örnekler, aslında zamansızlığın yalnızca çağımızın değil, insanlığın varoluşunda hep var olduğunu kanıtlıyor.

Ama bugünün zamansızlığı biraz farklı. Teknolojiyle hızlanan dünyada, zamansızlık insanın elinden anı çalıyor. Yaşadığımız anı doyasıya hissetmek yerine, onu kaydediyor, paylaşıyor, beğenilerin sayısına göre değer biçiyoruz. İşte bu noktada zamansızlık bir özgürlük olmaktan çıkıp bir esarete dönüşüyor. Yine de umut var: Zamanı anlamlandırmayı seçtiğimiz sürece, onu insan kalbinin ritmine göre yeniden yorumlayabiliriz.

Son Söz

Zamansızlık Çağı, bize hem armağan hem sınav. Armağan, çünkü geçmişi, bugünü ve geleceği aynı anda yaşayabilme fırsatı veriyor. Sınav, çünkü bu hızın içinde kaybolmadan kendimizi bulmamız gerekiyor. Belki de asıl mesele, zamanı yönetmeye çalışmak değil; onunla dost olabilmek. Çünkü zaman, bizim düşmanımız değil. Onu anlamak, kabul etmek ve içindeki anları kıymetlendirmek, bu çağda insan kalabilmenin en değerli yolu.

Haftaya başka bir konuda buluşmak üzere hoşçakalın

SABİHA ÜNAL

YAZAR

Yorum Yazın

SABİHA ÜNAL

    iletişime geç

    SABİHA ÜNAL

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    Twitter
    Instagram
    Youtube
    Köşe Yazarları
    ÇİFT AİLE DANIŞMANI HANIM DEMİRBAŞ
    ÇİFT AİLE DANIŞMANI HANIM DEMİRBAŞ SEVMEK - SEVİLMEK ÜZERİNE
    SABİHA ÜNAL
    SABİHA ÜNAL ZAMANSIZLIK ÇAĞI
    SEÇİL ESKİOĞLU
    SEÇİL ESKİOĞLU YAZMAK SANATTIR
    BURHAN AKDAĞ
    BURHAN AKDAĞ BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ: UFUK ÖZKAN’IN SESSİZ ÇIĞLIĞI
    CELAL KODAMANOĞLU
    CELAL KODAMANOĞLU ÇİÇEKLERİN DİLİ
    ESRA SONGÜLER
    ESRA SONGÜLER SÜLÜN OSMAN
    AV.MERAL KOÇHAN
    AV.MERAL KOÇHAN KENTSEL DÖNÜŞÜM
    MUSTAFA ÇOLAKOĞLU
    MUSTAFA ÇOLAKOĞLU SÜRPRİZ YAZILAR…
    Fatoş ACAR
    Fatoş ACAR VEDALAR ELVEDA OLMASIN
    MEHMET ALİ BABAR
    MEHMET ALİ BABAR İNSAN KIRILDIKÇA İNSANDIR
    SELMA ADIGÜZEL
    SELMA ADIGÜZEL BİR GRUP KIZ, BİR GRUP IŞIK: MANİFEST’LE GELEN MÜZİK ÇAĞI
    AV.ONUR YAĞIŞAN
    AV.ONUR YAĞIŞAN MİLLET SAVAŞSIZ NASIL ÇÖKER ?
    ZAFER DİNÇER
    ZAFER DİNÇER VEFA SADECE BİR SEMT ADIYMIŞ
    HABİB BABAR
    HABİB BABAR HEY GİDİ GAZİNOLAR HEY
    GENCO SABANCI
    GENCO SABANCI TURİSTİK DOĞU EKSPRESİ -9-
    EYLÜL AŞKIN
    EYLÜL AŞKIN KENDİ KÜLTÜRÜNE VE SANATINA SAHİP ÇIK
    LEYLA SOMER
    LEYLA SOMER ONLAR İÇİN NELER YAPABİLİRİZ?
    FUNDA AKOSMAN
    FUNDA AKOSMAN YENİ YIL
    MERAL KONRAT
    MERAL KONRAT KİME GÖRE DÜŞMAN!
    Haber Caddesi
    KünyeGizlilik PolitikasıRSSSitemapSitene EkleArşivİletişim
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDINYOUTUBE

    Haber Caddesi 2021 | Yazılım: Onemsoft

    Haber GönderFirma Ekleİlan Ekle