Her toplumun kaderini değiştiren görünmez kahramanları vardır. Onlar ne yüksek sesle kendilerini anlatırlar ne de büyük sahnelerde alkış beklerler. Yaptıkları iş, günlük bir rutin değil; geleceğin mayasını yoğuran kutsal bir emektir. İşte bu kahramanlar,öğretmenlerdir. 24 Kasım Öğretmenler Günü ise sadece bir kutlama değil, bir toplumun geleceğini şekillendiren insanlara duyduğu en derin minnetin ifadesidir.
Bir öğretmen, bir insanın hayatına dokunduğu anda aslında sadece bir öğrencinin değil, bir ailenin, bir mahallenin, bir toplumun kaderini değiştirebilir. Çünkü öğretmenlik, dünyadaki en uzun süren ve etkisi yıllar sonra bile hissedilen bir meslektir. Bugün yetiştirdikleri bir çocuğun yarın nasıl bir yetişkin olacağı, nasıl bir dil konuşacağı, hangi değerlere sarılacağı, dünyaya nasıl bir iz bırakacağı onların avuçlarında şekillenir. Bir tebesir darbesi, bazen bir hayatın yönünü değiştirir.
Öğretmen, bilgiden önce umut aşılar. Bazen bir çocuğun kendine ilk kez “Ben yapabilirim” deyişidir öğretmenin gözlerindeki güven. Bazen ailesinde hiç duymadığı bir teşvikin, bir takdirin ilk adresidir. Bir öğretmenin bir öğrencinin ismini sevgiyle anması bile çocukta öyle güçlü bir yankı bulur ki, o yankı bir ömür sürer. Bu yüzden öğretmenlik yalnızca bir meslek değil; insanın insanı büyüttüğü en kıymetli dokunuştur.
Ne yazık ki çoğu zaman bu emeğin kıymeti yeterince bilinmez. Kalabalık sınıflar, yetersiz imkanlar, türlü zorluklar arasında yine de yılmadan çalışan, geleceği kendi yorgun elleriyle inşa etmeyi sürdüren öğretmenler vardır. Her sabah sınıfa girerken gözlerinde yorgunluk değil umut taşıyan; “Bugün bir çocuğun dünyasını biraz daha genişletebilir miyim?” diye soran öğretmenler… Onların gayreti, bir ülkenin gerçek servetidir.
Bir öğretmeni özel kılan şey, öğrencilerinin gözünde bir ışık yakabilme becerisidir. Çünkü bilgi ezberletmek kolaydır; önemli olan, o bilgiyi bir yaşam enerjisine dönüştürebilmektir. İyi bir öğretmen, bir çocuğun içindeki potansiyeli görür; açığa çıkarmak için sabırla bekler. Bir çocuğun hatasını yargılamak yerine onu anlamayı seçer. Başarısızlığı cezalandırmak yerine, başarının kapılarını aralar. Korkuyu değil cesareti, hizayı değil ufku öğretir.
Öğretmenler, bir toplumun vicdanını ve kültürünü de taşırlar. Değerleri, adaleti, sevgiyi ve saygıyı öğretirken aslında toplumun mayasına dokunurlar. O yüzden öğretmenler sadece matematik, edebiyat, fen bilgisi anlatmaz; ahlak, sorumluluk ve merhametin de ilk temsilcileridir. Bir öğretmenin sınıfta kurduğu düzen, aslında bir ülkenin gelecekte kuracağı düzenin küçük bir modelidir.
Bugün yetişkin olduğumuzda, hafızamızı yokladığımızda, aklımıza ilk gelen şey çoğu zaman bir öğretmenin sesidir. Bazılarımızı cesaretlendiren bir söz, bazılarımızın yönünü değiştiren bir öneri, bazılarımızın hayallerine can veren bir bakış… Belki adını unuturuz ama bize kattığı hisleri asla unutmamışızdır. Çünkü öğretmenler, hafızada değil; kalpte yer eder.
24 Kasım, sadece bir takvim günü değil; bu kutsal emeğin farkına varma günüdür. Öğretmenlere bir çiçek vermek, bir söz söylemek, onlara minnet duymak için bir vesiledir. Ama esas olan, yılın her günü onların emeğini hatırlayabilmektir. Çünkü onlar bir günlüğüne değil, bir ömürlüğüne öğretmendir. Bugün bir ülkenin geleceği konuşulurken ekonomiden, siyasetten, teknolojiden önce konuşulması gereken şey eğitimdir. Eğitim ise ancak öğretmeni kadar güçlüdür. Öğretmenin iyi olduğu bir ülkede, umut büyür, hayaller filizlenir, yarınlar güvenle şekillenir. Öğretmenin değersiz hissettiği bir toplumda ise geleceğin rengi solar. O nedenle her toplum, öğretmenine verdiği değer kadar güçlüdür.
Bu anlamlı günde, tüm öğretmenlere şu gerçeği bir kez daha hatırlatmak gerekir: Siz sadece bugünü değil, yarını da değiştiriyorsunuz. Sadece çocukları değil, bir ülkenin kaderini yetiştiriyorsunuz. Alkışınız az olabilir, imkanınız sınırlı olabilir, emeğiniz görünmeyebilir… Ama etkileriniz sonsuzdur. Bir öğrencinin yüreğine dokunduğunuzda, bunun yankısı yıllar sonra bile bir iyiliğe dönüşür. Ve hepimizin hayatını bir şekilde güzelleştiren, bize bir harf öğreten, bizi bir yola çağıran, düşünmeyi öğreten, cesaret veren tüm öğretmenlere sonsuz minnetle…
24 Kasım Öğretmenler Gününüz kutlu olsun.
Geleceğinize ışık olduğunuz tüm çocuklar adına: İyi ki varsınız.
Haftaya başka bir konuda buluşmak üzere hoşçakalın
SABİHA ÜNAL
YAZAR


























Yorum Yazın