MENU
  • EĞİTİM
  • MEKAN
  • HABER
  • Basın Bülteni
  • SİNEMA
  • Kadın
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • BİYOGRAFİLER
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • İLETİŞİM
  • Foto Galeri
  • Web TV
  • Yazarlar
Haber Caddesi
DOLAR6.8555
EURO7.7475
GR ALTIN390.45
ÇEYREK640.68
İstanbul
Haber Caddesi
Haber Caddesi
  • MAGAZİN
  • MÜZİK
  • YAŞAM
  • GÜNCEL
  • MODA
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • SAĞLIK
  • KÜLTÜR & SANAT
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
Kapat

BİRiKİMLER-KOLEKSİYONLAR

Ana SayfaYazarlarFatoş ACAR
20 Şubat, 2025, Perşembe 19:36
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
BİRiKİMLER-KOLEKSİYONLAR

 

Bu haftaki yazımda sizlere birikimlerimin nasıl koleksiyonlara dönüştüğünü anlatmak istiyorum.

Belki içinizde bazı arkadaşlarımız da benim gibidir küçük şeylerin mutluluğunu yaşıyorlardır. 

İnsanların hobilerinin olması inanın hayata bakış açısını değiştiriyor, ruhuna farklı bir zenginlik katıyor ya da bu benim için böyle. Birikimlerimle ilgili araştırmalar yapmayı seviyorum okuyor, notlar alıyorum ama bu bilinçli toplamaya başladığım zamanla ilgiliydi. Bilinçsiz olanlar çocukluğumda kaldı.

Çocukluğumda sakızlardan çıkan artist fotoğraflarıyla başladım bu işe sonrasında artistlerin ev adreslerine mektuplar yazarak onların o dönemde siyah - beyaz imzalı fotoğraflarıyla albümler yaptım. Kimler yoktu ki, ortaokulda bir öğretmenim onları arkadaşlarıma gösterirken yırtıp attı , bu benim o an o dersten ve o öğretmenden soğumama sebep oldu ama hala elimde bir çok fotoğraf vardı, onlarda şimdi küçük kardeşim de duruyorlar.

Pullar, kibritler , sigara kutuları, kağıt peçeteler birikimlerimi farklı yönlere çevirdi. Artık yakın akrabalarımın , komşularımın tek tük kalmış fincanlarına ve pasta ya da yemek tabaklarına dadanmıştım. Anacığım bir tabağı kırılsa takımım bozuldu diyerek , yakınlarına verirken o güzelim porselenlerini aklım onlarda kalıyordu. Annemin dağıtması benim toplama duygumu geliştirdi, artık yengemin , teyzemin fincanları , tabakları birbir benim oluyordu.

Yetmişli yıllarda babamın verdiği harçlıklarla eskicileri dolaşmaya başladım. 1977 yılında evlendiğimde , antikacıları geziyor onlarla sohbet ediyor ürünlerin tarihçesini , ülkelerini öğreniyor, bulabilirsem kitaplarını alıyordum. 

İlgi alanım küçük büyük kutuları sahiplenmeye başlattı beni. Ahşap üzeri el boyaması Rus kutuların figürleriyle ilgili hikayelerini komşumun Rus gelininden öğrenip içlerine yazmaya başlamıştım. Her kutumun içinde hediye ise getireninin ismi , tarihi ve nerden geldiği yazılıydı ve numaralandırıyordum belki 500 adetin üzerinde kutu mevcuttu. Bunlar porselenden - gümüşe, ahşap kutulardan farklı materyallere değişiyor. Vitrinlerde, çekmecelerde yerlerini alıyordu, sonrası biblolara uzandı, hiç bir şeyin sonu yoktu ki… 

Bu arada duvarlarımı doldurmaya başlamıştım , biraz galeri geziyor ressamlarla tanışıyor o an ruhuma hitap eden bir resim bulursam ayırtıyor ve sonrasında alıyordum. Benim üstat ismi aradığım yoktu , önemli olan o an ki duygularıma hitap etmesiydi. Genelde manzara , çiçek ya da meyve olmalıydı manzaralarda yol ağırlıklıydım, kış bembeyaz karlı manzarasına ağaçların çıplak , kurumuş dalları , Sonbaharın yerlere dökülen altın sarısı yapraklarına ağaçlarda görünmeye başlayan kuş yuvaları, akarsular sazlıklar, otlar iştirak etmeliydi.

Ve ben koltuğumda kahvemi yudumlarken o resimlerin içlerine girmeli o yollarda yosunlar, kozalaklar ,at kestaneleri toplayarak yürümeliydim bunları eşime anlatırken 

“Biz şu ülkede bu yolda seninle yürümüştük” diyordum o da sanki o anı görüyormuş ⁠gibi beni başıyla onaylıyordu. Başlarda itiraz ederken resim sever olmuştu ve ben tüm bunlar için bir arpa boyundan fazla gitmiş çok yol katetmiştim. Böylece eşimin de kendinin bile bilmediği ilgisini boş duvarlara bakmasındansa resim sevgisini ortaya çıkarmıştım.

⁠”Kadının fendi, erkeği yendi” diyebiliriz buna. Bir ara ikiyüzden fazla resime sahip olmuştum her biri beni anlatan küçük-büyük ebatlı resimler. Salondan odalara antreden banyoya taşan resimler.

Sonra bu masal bitti 2020 yılının Mart ayı başında pandemi patlak verdi ve ben birbirimizle hergün buluşarak kırk yılımızı verdiğimiz çok yakın arkadaşımı, dostumu, ablamı kaybettim. Onun ani ölümü hayatın kaçınılmaz bir gerçeğini gösterdi bana.  

Onun o müze evi bir daha oturulmamak üzere kapandı. Çocukları İstanbul’da yaşadığı için annelerinin ani kaybıyla sarsıldılar o evi de hiç bir şeyine dokumaksızın maziye gömdüler.  

Belki evli olsalar durum değişirdi ama ikisi de evli değildi ayrı ayrı kendi dairelerinde yaşıyorlardı.

İşte benim koleksiyonlarımdaki son noktam. Artık almıyor hatta bazı objelerimi çok yakın akrabalarımla paylaşıyorum benden bir parçayı onların evinde görmek beni mutlu ediyor.

Haftaya görüşmek üzere hoşça kalın. 

FATOŞ ACAR

GAZETECİ - YAZAR

Yorumlar

yorum avatar

Fatoşcuğum yazılarını zevkle okuyorum. Eline Kalemine sağlık ?

Nigar

21-02-2025 22:17

yorum avatar

Fatoşcuğum, ellerine sağlık canım. Her zamanki akıcı, güzel anlatmışsın. Zevkle takip ediyorum.

Aysel Balcı

21-02-2025 16:32

yorum avatar

Canım Fatoş'cuğum anlatılanlara kendimi satır aralarında buldum çok güzel yazılmış...Bir üstad şöyle der;" Biriktiricilik insan ruhuna en iyi gelen bir rahatsızlıktır..." Ne güzel demiş...Yolun açık olsun...Nice güzel yazılarını okuyalım...Sevgilerimle canım....????❤️?

Berna

21-02-2025 14:37

yorum avatar

Çok duygulandım. Gerçekten koleksiyonlar yapan kişiden sonra çok sahipsiz kalıyorlar. Bizim de bir akrabamız lacivert biblolara bir servet yatırmıştı nerdeyse bir ev dolusu biblo almıştı. Çok genç kaybettik. Ablası kolilerle saklamaya çalıştı ama açıp bir yere koymayınca anlamı olmuyor. Çok güzel anlatmışsın emeğine sağlık .

Füsun Alpay

21-02-2025 08:44

yorum avatar

Seni candan kutluyorum, akıcı üslubun, değerli koleksiyonları oluşturma açıklamalarında içten duygularını aktarman harika

Zehra Eyicil

21-02-2025 08:19

yorum avatar

Bir solukta okudum Fatoş Acar ın yazısını kolleksiyomer olmak bizlere farklı bir bakış açısı kazandırıyor diye düşünüyorum değerli tablolar , kutular , mendiller vs aslında yaşanmışlıkların göstergesi kaleminize emeğinize sağlık

Arzu Özcan

20-02-2025 23:26

yorum avatar

Harika,çok güzel

Rukiye Yılmaz

20-02-2025 20:53

Yorum Yazın

Fatoş ACAR

    iletişime geç

    Fatoş ACAR

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    Twitter
    Instagram
    Youtube
    Köşe Yazarları
    ESRA SONGÜLER
    ESRA SONGÜLER NAPOLYON’UN GİZEMLİ DÜNYASI
    SELMA ADIGÜZEL
    SELMA ADIGÜZEL ADINI BİLE BİLMEDİĞİMİZ ŞEHİRLERDE AĞLAYAN İNSANLAR
    Fatoş ACAR
    Fatoş ACAR KIYMET BİLME - DEĞER VERME
    BURHAN AKDAĞ
    BURHAN AKDAĞ ÜÇ HEMŞEHRİ, ÜÇ YÜREK, BİR HATIRA...
    SABİHA ÜNAL
    SABİHA ÜNAL DİN VE KÜLTÜRLERDE RÜYA - 2
    ÖZGÜR GÜNDÜZ
    ÖZGÜR GÜNDÜZ RUHZEN ENERJİ SİSTEMİ İLE BİOREZONANSIN ORTAK NOKTALARI TİTREŞİM TEMELLİ ŞİFASAL DÖNÜŞÜM
    MUSTAFA ÇOLAKOĞLU
    MUSTAFA ÇOLAKOĞLU DÜNYA NE ZAMANA KADAR DÖNECEK…
    SEÇİL ESKİOĞLU
    SEÇİL ESKİOĞLU KIRK MUCİZESİ…..
    CELAL KODAMANOĞLU
    CELAL KODAMANOĞLU PSİKOPAT
    MEHMET ALİ BABAR
    MEHMET ALİ BABAR ESKİ BAYRAMLARIN TADI BAŞKAYDI
    AV.ONUR YAĞIŞAN
    AV.ONUR YAĞIŞAN İNFAZ PAKETİNİN ASIL AMACI VE HEDEFİ NE ?  
    MİNE DEV
    MİNE DEV TOP SEKTİRECEĞİZ
    GENCO SABANCI
    GENCO SABANCI TURİSTİK DOĞU EKSPRESİ -9-
    ÇİFT AİLE DANIŞMANI HANIM DEMİRBAŞ
    ÇİFT AİLE DANIŞMANI HANIM DEMİRBAŞ İSTİYORUM AMA YAPAMAM
    HABİB BABAR
    HABİB BABAR VEFA MASUMU VEFASIZLAR
    EYLÜL AŞKIN
    EYLÜL AŞKIN KENDİ KÜLTÜRÜNE VE SANATINA SAHİP ÇIK
    FERAH BÜYÜKKIZMAZ
    FERAH BÜYÜKKIZMAZ İNSAN VE DÜNYA İÇİN 2024
    ZAFER DİNÇER
    ZAFER DİNÇER UÇUK KAÇIK DEDİLER, HAKSIZLIK ETTİLER
    LEYLA SOMER
    LEYLA SOMER ONLAR İÇİN NELER YAPABİLİRİZ?
    FUNDA AKOSMAN
    FUNDA AKOSMAN YENİ YIL
    MERAL KONRAT
    MERAL KONRAT KİME GÖRE DÜŞMAN!
    Haber Caddesi
    KünyeGizlilik PolitikasıRSSSitemapSitene EkleArşivİletişim
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDINYOUTUBE

    Haber Caddesi 2021 | Yazılım: Onemsoft

    Haber GönderFirma Ekleİlan Ekle