Derler ki, “Kasım'da aşk başkadır.”
Belki de haklılar… Çünkü Kasım, mevsimlerin en derin, en samimi yüzüdür.
Kasım, ne yaz kadar gösterişli ama yüzeysel sıcaklıkların mevsimidir,
ne de kış kadar soğuk ve uzak…
Kasım'ın aşkı sade, samimi ve gerçektir..
Kasım, insanın içini üşütür ama kalbini ısıtır.
Belki de bu sayede, aşkın en uygun zamanı Kasım'dır.
Kasım, doğanın vedasıyla insanın yeniden doğuşunu aynı potada eritir.
Yapraklar dökülürken, aslında duygular tazelenir.
Gökyüzü biraz gri, rüzgar biraz hüzünlüdür ama kalpler daha sıcaktır.
Çünkü insan, gri gökyüzünde bile bir umut arar,
ve bu günlerde, o artık sıradan bir aşk değildir.
Bir fincan kahveyle başlar bazen Kasım aşkları…
Bir bakışta, bir tesadüf sokak köşesinde, bir yağmur damlası eşliğinde…
O an, zaman donar.
Ne yazın türleri vardır, ne kışın sertliği.
Sadece iki yürek, iki nefes, iki gülümseme…
Kasım, aşkı büyütmez; aşkın gerçekleri ortaya çıkar.
Çünkü bu mevsimde seviyorsan, gerçekten seviyorsundur.
Üşürken bile elini bırakmayan birini bulduysan,
o aşk, takvimle değil, kalple kayıtlı.
Bir yağmur yağar Kasım'da, toprak kokar.
Bir sokak lambası yanar, sessizlik konuşur.
Bir şarkı çalar radyoda;
ve sen fark edersin: “Aşk diyor ki aslında böyle bir şeymiş.”
Aşkın en güzel hali, abartısız olanıdır.
Birlikte sürdürebilmek, aynı pencereden dışarıya bakabilmektir.
Kasım, işte o sükûneti taşıyor kalbe.
vücuttan arınmış, gösterişten uzak, saf bir sevda…
Ve belki de en güzeli, Kasım'ın aşkının zamansız katlanmasıdır.
Çünkü Kasım'da başlayan duygular, bir mevsimlik değil, bir ömürlüktür.
Kış gelir, yaz gider, takvim değişiklikleri…
Ama o Kasım anı el ele tutuştuğun o an hep aynı kalır.
Benim için Kasım, geçmişi değil geleceğini hatırlatan bir arada.
Bir pencere boyunca yağmur dinlerken, geçmişi değil, geleceği düşünebildiğim ay.
Çünkü aşk, geçmişte yaşanmaz; Gelecekteki kalplerde büyür.
Ve ben, her Kasım'da biraz daha inanırım:
Soğuyan havalar değil, soğuyan kalpler üşütür insanı.
O yüzden evet
“Kasım'da aşk başkadır.
Çünkü Kasım, kalbin sıcaklığını en çok hak ettiği şekilde saklıyor.”
Ve kim bilir…
Belki bu Kasım, senin için de “başka” olur.
Burhan AKDAĞ

























Yorum Yazın