Kıskançlık, haset ve başkasının iyiliğini istememe gibi olumsuz duyguların arkasında yatan psikolojik dinamikleri
Kıskançlık, Haset ve “Hiç Kimsenin iyiliğini istememe” Duygularının Psikolojik Temelleri
1. Kıyas Temelli Benlik Değeri (Social Comparison Theory)
• İnsanlar kendilerini değerlendirmek için başkalarıyla karşılaştırma eğilimindedir.
• Kişi, başkasının sahip olduklarını kendinde göremediğinde değersizlik hissi oluşur.
• Bu karşılaştırmalar arttıkça, başkalarının başarısı tehdit gibi algılanır.
Sonuç: “Onun bu mutluluğu/başarısı varsa, ben eksik veya başarısızım” düşüncesi oluşur.
2. Düşük Benlik Saygısı (Low Self-Esteem)
• Kendine güveni düşük bireyler, başkalarının mutluluğunu tehdit gibi algılar.
• “Ben bunu hak etmiyorum ama o neden yaşıyor?” duygusu öfkeye ve içten içe nefrete dönüşebilir.
Araştırma: Düşük özsaygıya sahip bireylerin, başkalarının başarısından daha fazla rahatsızlık duydukları kanıtlanmıştır (Smith & Kim, 2007).
3. Sıfır Toplamlı Düşünme (Zero-Sum Thinking)
• Bazı bireyler mutluluğu ve başarıyı “sınırlı kaynak” gibi algılar.
• Bir başkası kazanınca kendisinin kaybettiğine inanır.
Örnek: “Onun terfi etmesi demek, benim daha az değerli olmam demek.”
4. Çocuklukta Duygusal İhmal ve Aile İçi Rekabet
• Sevgi ve ilgi için sürekli rekabetin yaşandığı ailelerde büyüyen bireyler, başkalarının övgü almasını tehdit gibi algılayabilir.
• Kardeş kıskançlığı veya ebeveyn onayı arayışı, erişkinlikte haset duygularına zemin hazırlar.
5. Toplumsal Kıskançlık Kültürü
• Rekabetçi toplumlarda bireyler sürekli performans göstermeye zorlanır.
• Başarı, dış onay ve statü ile ölçüldüğünde, başkasının mutluluğu tehdit olarak algılanabilir.
Örnek: “Evlenmiş, çocuğu olmuş, evi var, arabası var – bense hâlâ bekliyorum.”
6. Narsisizm ve Empati Eksikliği
• Bazı bireylerde empati eksikliği vardır; başkasının sevinciyle sevinemezler.
• Narsistik eğilimleri olan kişiler, başkalarının başarısını kendi üstünlüklerini tehdit eden bir durum olarak görür.
7. Hayal Kırıklığı ve Yaşamdan Memnuniyetsizlik
• Kendi yaşamında istediği noktaya gelememiş kişilerde, başkalarının mutluluğu daha da acıtıcı hale gelir.
• Bu durumda kişi, başkalarının mutlu olmasını istemez çünkü bu ona kendi başarısızlığını hatırlatır.
Bilimsel Bulgulara Göre Genel Sonuçlar
• Haset, özellikle yakın çevredeki kişilere (arkadaş, kardeş, komşu) karşı daha yoğundur.
• Sosyal medya, karşılaştırmaları artırdığı için haset ve kıskançlık duygularını güçlendirir.
• Olumlu bir benlik algısı ve şükran duygusu, bu duyguları dengelemede etkili bulunmuştur.
• Özellikle “başkalarının başarısını takdir edebilme becerisi”, sağlıklı sosyal ilişkilerin temelidir.
Kıskançlık, Haset ve Çekememezliğe Karşı Ne Yapılabilir?
1. Duyguları bastırmak yerine fark etmek
Gerçekte ne hissediyorum – ve neden?
• Kıskançlığı bastırmak ya da inkâr etmek yerine: kabul et.
• Şunu sor:
“Karşı tarafta gördüğüm ve bende eksik olan ne?”
Farkındalık, değişimin ilk adımıdır.
2. Kendi güçlü yönlerini düzenli olarak fark et
Özdeğer, kıskançlığa karşı en etkili panzehirdir.
• Bir “Güçlü Yönler ve Başarılar Günlüğü” tut:
• Nelerde iyiyim?
• Bugüne kadar neler başardım?
• Her akşam kendinle ilgili 3 olumlu özelliği yaz.
3. Şükran duygusunu geliştirmek
Şükran, odağını eksiklikten bolluğa kaydırır.
• Her gün 3 şeye şükret:
• Özellikle: ilişkiler, küçük mutluluklar, ilerlemeler.
Şükran, “bende yok” hissini azaltır.
4. Sosyal karşılaştırmaları bilinçli şekilde sınırla
“Kıyas mutluluğun sonu, memnuniyetsizliğin başlangıcıdır.” – Kierkegaard
• Sosyal medyada sürekli gezinmeyi bırak.
• Kıyaslama anında kendine şunu sor:
“Gördüğüm şey gerçekten tüm gerçeği yansıtıyor mu?”
5. Empati geliştir
Haset sadece kazanımı görür – empati ise oraya giden yolu.
• Şunu kabul et: Her insanın görünmeyen yükleri vardır.
• Kıskandığın kişinin yerine kendini koymaya çalış.
6. Başkalarının başarısını tehdit değil ilham olarak gör
“O yapabildiyse, ben de öğrenebilirim.”
• Aşağılık hissi yerine şunu sor:
• Bu kişiden ne öğrenebilirim?
• Beni bu başarıda ne motive ediyor?
Böylece kıskançlık, gelişim aracına dönüşür.
7. Sağlıklı sınırlar koy (özellikle toksik kıskançlıkta)
Her şeyi kontrol etmeye çalışma.
• İlişkilerde: Kıskançlık sevgi değil, içsel güvensizliğin göstergesidir.
• Bırakmayı, güvenmeyi öğren – kendi ihtiyaçlarını açıkça ifade et.
8. Terapi ya da koçluk desteği düşün
Kronik kıskançlık, güvensizlik ya da çekememezlik genellikle geçmişten gelen kalıplardır.
• Profesyonel destek, çocukluktan gelen bilinçdışı kalıpları fark etmeni sağlar.
• Önerilen yöntemler: Şema terapisi, bilişsel davranışçı terapi, özdeğer koçluğu.
Kıskançlık ve Haset Duygularına Karşı Olumlamalar:
• “Ben olduğum halimle yeterliyim.”
• “Başkalarının başarısı benim değerimi azaltmaz.”
• “Kendi yolumdayım.”
• “Gönülden verirsem, güzellikler bana da gelir.”
Haftaya başka konuda buluşmak üzere hoşçakalın
HANIM DEMİRBAŞ
UZMAN PEDAGOG VE AİLE DANIŞMANI


























Yorum Yazın