Merhabalar Habercaddesi okurlarım, bugün sizlere inanılması güç bir hayat mücadelesinden bahsedeceğim.
Nadia Nadim…
Çoklarınız belki adını ilk defa duyuyor olabilirsiniz ama o gerçek bir kahramandır.
Nadia’ın inanılması güç bir hayat mücadelesi vardı, çünkü o başarı merdivenlerini birer ikişer değil beşer beşer atladı. “Azmin elinden hiç birşey kurtulmaz” atasözünü ispatlamış biri, ünlü bir futbolcu, aynı zamanda da Tıp doktoru…
Nadia’nın hayat hikayesini anlattığımda duyduklarınıza belki inanamayacaksınız. Nadia bugün 38 yaşında ama, 38 yıla sığdırılamayacak o kadar talihsizliklerle başladı ki hayatı, hiçbir zaman pes etmedi…
Ve karşınızda inanılmaz hayat öyküsü ile Nadia Nadim…
Nadia 1988 yılında Afganistan'da dünyaya geldi. Babası Rabbani Afgan ordusunda Generaldi. Nadia’ın dört kız kardeşi vardı, henüz 2 yaşındayken babası bir toplantıya çağrıldı ve bir daha da geri dönmedi.
Nadia’nın babasının , idam edilmiş bedeni altı ay sonra bir çöplükte bulundu, Taliban rejiminde başlarında erkek olmayan altı kadın için hayat çok kısıtlayıcıydı.. Hem okula gidemiyorlar, hem de çalışamıyorlardı. Çünkü Taliban rejiminde kadınların okula gitmesi ve çalışması, hatta kızların oyun oynaması bile yasaklanmıştı. Nadia sadece kendi evlerinin bahçesinde topla oynayabiliyordu, yıllar sonra The Times gazetesine verdiği bir röportajda şöyle diyordu:
"Afganistan'da spor yapan hiçbir kadın görmedim. Böylesine baskıcı bir toplumda özgür düşünceli bir ruha sahip olduğum için kendimin de Taliban tarafından öldürüleceğini düşünüyordum."
İşte bu zor günlerde beş kız kardeş ve anneleri ellerinde kalan tüm parayla kaçmaya karar verdiler. Pakistan üzerinden sahte pasaportlarla İtalya'ya kaçtılar. Anne Hamida'nın akrabaları Londra'da yaşıyordu, amaçları oraya gitmekti.
Bir kamyonun arkasında gizlenerek önce İtalya'ya geldiler, oradan Londra'ya gideceklerini sanıyorlardı ancak kamyondan indiklerinde kendilerini Danimarka'da buldular. Aile Kopenhag’daki Sandholm göçmen merkezine getirildi, burası sığınmacılar için Danimarka'daki ilk duraktı.
Nadia, orada ilk kez diğer çocuklarla birlikte sokaklarda futbol oynamaya başladı. Zaman geçtikçe futbol oynayan bir kızın kabul edilebilir olduğu bir topluma alışmıştı. Mülteci kampının yakınlarında bulunan küçük bir kulüpte futbol eğitimi almaya başladı. Bu arada ailesine de kalma izni verilmiş ve bir eve taşınmışlardı. Ancak kaldıkları evden kulüp uzaktı ve otobüse binmesi gerekiyordu. Annesi Nadia'ya antrenmana gitmek için otobüs parasını karşılayamayacaklarını söyledi. Azmin elinden hiçbirşey kurtulamazdı, tüm bu zorluklara rağmen, Nadia antremanlarını hiç aksatmadı, saatler öncesinden evinden çıkıyor, yürüyerek antremanlara gidiyordu.
Yerel liglerde keşfedilince yolculuğunun başladığı İngiltere’de Manchester City gibi dünyaca ünlü bir kulübün kapılarını aralıyor, vatandaşlığına kabul edildiği Danimarka Milli Takımı’nda da oynayan Nadim’in dünya vitrinine çıkmasını sağlayan olay ise PSG’ye (Paris Saint-Germain FC) transferi olmuştu.
Fransız basınının bu müthiş diriliş hikayesine duyduğu büyük ilgi ve artan popülarite ile birlikte ünlü iş dünyası dergisi Forbes’te 2018 yılı uluslararası spor dünyasının en güçlü 20 kadını arasında gösteriliyordu.
Bir anda Afgan ve Danimarkalı kadınların rol modeli konumuna gelen Nadim hayatın kendisine sunduğu ikinci şansın karşılığını ödemek için doktor olmayı kafasına koymuştu.
Nadia Futbolun yanı sıra Aarhus Üniversitesi’nde Tekonstrüktif Plastik Cerrahlığı (Doğuştan ya da sonradan olan tüm şekil ve işlev bozukluklarının düzeltilme cerrahisi) eğitimine başladı.
Nadia 33 yaşına geldiğinde tam ikiyüz gol atmış, yüzlerce maça çıkmış, 11 dil bilen “Danca, Almanca, Dari (Afganistan’ın Farsça lehçesi) ve zahmetli Urduca” da dahil olmak üzere ve tıp eğitimini tamamlamış bir doktor olarak karşımıza çıkıyor.
Ve işte bugün 38 yaşında olan Nadia Nadim dünyanın sayılı futbolcuları arasında yer alıyor, aynı zamanda futbola paralel olarak aldığı Tıp eğitimi ile de gerçekleştirmek istediği hayallerini yerine getirmiş oluyordu.
Bugünlükte bu kadar, başka bir yazımda, buluşmak üzere hoş kalın, hoşça kalın.
ESRA SONGÜLER
HABER CADDESİ EDİTÖRÜ


























Yorum Yazın