Öğrenciler okul yolunda. Martı sesleriyle öğrenci sesleri birbirine karışıyor. Babalar, anneler işlerine gidiyor. Hep koşturmaca. Uzaktan vapur sesleri geliyor. Tramvaylar, metrobüsler, taksiler otobüsler… Bu karmaşa içinde insan yaşama tutunabilmek için gayret gösteriyor. Büyükşehirlerde yaşamanın avantajlarının yanında bir bedeli var. Sürekli koşturmadan yaşama ayak uyduramaz insan.
Umut olmadan yaşanmaz. Aynı şekilde heyecan olmadan da. Umutlar, heyecanlar yaşama arzusu verir insanlara. Bir şey bekliyorsunuzdur heyecanlısınız. Mesela asgari ücret toplantılarını heyecanla izlersiniz. Emekli maaşlarına yapılacak zamları umutla beklersiniz. Eeeee maaşlar, zamlar önemli. Yemek, içmek, barınmak için önemli. Cebinizde para olmasa nasıl bir arkadaşınızla bir kahvede oturup çay içip dertleşebileceksiniz. İş önemli, para önemli. Barınma önemli. Yemek içmek önemli. Gezmek önemli. Spor yapmak önemli. İnsan olarak bunları yapmak durumundayız. Yoksa yaşam anlamsız bir döngü içinde devam eder.
Bir şirketin yaptığı bağışıklık araştırmasında Türklerin % 63’ünün kendini sağlıklı gördüğünü ancak yaşam tarzı seçimlerinin bağışıklık sağlığını engellediğini ortaya koyuyor. Araştırmaya Birleşik Krallık, Türkiye, Hırvatistan, İtalya, Polonya, Romanya ve İspanya’dan 7 bin kişi katılmış.
Araştırmaya göre katılımcıların % 63’ü kendilerini sağlıklı olarak görmüş.
Türklerin % 63’ü kendini sağlıklı olarak tanımlasa da katılımcıların yalnızca % 47’si dengeli bir beslenme düzenine sahip olduğunu, % 14’ü ise nadiren ya da hiç dengeli beslenmediğini söylüyor.
Türk katılımcıların % 70’i kendilerini stresli hissettiklerini ifade ediyor ve bu oran Avrupa ortalaması ile aynı seyrediyor. Katılımcıların yalnızca % 34’ü ise iyi bir iş-yaşam dengesine sahip olduğunu belirtiyor. Bu oran ise yedi ülkenin ortalaması olan % 45’in altında.
Genel bir değerlendirme için bu bilgileri paylaştım. Bağışıklık sistemi her insanda farklı farklı. Zorluklara alışmış, sağlıklı beslenen insanların bağışıklık sistemi daha güçlü oluyor. Beslenmenin de kuralları var. Protein almalısınız. Düzenli olarak sebze ve meyve yemelisiniz. Soğuktan korunmalısınız.
Et fiyatlarına bakıyoruz, almış başını gidiyor. Kiralar yüksek. Sebze ve meyveler yüksek. İnsanlar kurallarına göre beslenemiyorlar.
Şimdi bir örnek verelim. Mesela adı (x) olan insan asgari ücretle çalışıyor. Evi kira. 3 çocuğu var. Bu vatandaşa nasıl sağlıklı beslenme yönünde telkinlerde bulunabiliriz. Asgari ücretin 22 bin lira olduğunu düşünürsek, ne kendisi ne de ailesinin bilimsel ölçülere göre beslenebilmeleri mümkün değil.
Dünyaya geliyoruz, her birimiz bir yoldayız. Yollar yürümekle bitmez. Kimi yollar zorlu ve engebeli. Yürümek için direnç gerekli. Sağlıklı olmak gerekli.
Akıl vermenin uygun bir davranış olmadığını hep söylerim. Ama buraya sadece sizlere iyi bir ruh hali yaşatabilecek şeyler yazmak istiyorum. Her insan sandığından daha iyidir. İnsan değerli ve güçlüdür. İnsan bazen kendisini görmüyor olabilir ama dışardan o kadar belli ediyor ki kendini. Unutma, yalnız değilsiniz. Gerçekten değilsin. Ve ne yaşarsan yaşa umudunu sakın bırakma. Çünkü belki de tam şu an hayatın senden vazgeçemediğini fısıldadığı andır. Güzel şeyler düşünmeye devam. Küçük şeylerden mutlu olmaya devam. Umudumuzu ve heyecanımızı kaybetmeden devam edeceğiz yaşamaya. Her şeye rağmen yaşamak güzeldir.
Her zaman söylediğim gibi sağlığınıza dikkat edin. Sağlık önemli
Hoşça kalın.
MUSTAFA ÇOLAKOĞLU
GAZETECİ - YAZAR


























Yorum Yazın