MENU
  • EĞİTİM
  • MEKAN
  • HABER
  • Basın Bülteni
  • SİNEMA
  • Kadın
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • BİYOGRAFİLER
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • İLETİŞİM
  • Foto Galeri
  • Web TV
  • Yazarlar
Haber Caddesi
DOLAR6.8555
EURO7.7475
GR ALTIN390.45
ÇEYREK640.68
İstanbul
Haber Caddesi
Haber Caddesi
  • MAGAZİN
  • MÜZİK
  • YAŞAM
  • GÜNCEL
  • MODA
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • SAĞLIK
  • KÜLTÜR & SANAT
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
Kapat

ÇİÇEKLERİN DİLİ VAR MI?

Ana SayfaYazarlarFatoş ACAR
03 Temmuz, 2025, Perşembe 19:38
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
ÇİÇEKLERİN DİLİ VAR MI?

 

Elbette var…

Konumuz çiçekler olunca ben öyle bir coşarım ki.

Çocukluğumdan beri dünyanın dört bucağında , doğusundan batısına , kuzeyinden güneyine dört mevsimin dördünde de yaptığım seyahatlerde binbir çeşit çiçekler gördüm desem ve onlarla konuşmak için kendimi onların diyarında kaybettiğimi söylesem ?

Evet çiçeklerin dili var gerçekten de, onların da hatırı soruluyor, can suyunu verirken konuşuyorsunuz , vitaminlerle besliyorsunuz, yapraklarını ütüler gibi okşayarak seviyorsunuz, dal verirse çocuğun mu oldu diyorsunuz, çiçek açarlarsa mutlu oluyorsunuz.  

Her sabah bir “Günaydın”ı hak ediyorlar, ben bunları öğrendiğim de orta yaşımı geçmiştim demek ki geride bıraktığım yıllarda onları hiç anlamamışım yalnızca kendi keyfim için kopartııp ya bir bardağa koymuşum ya da defterlerimin kitaplarımın arasında kurutmuşum. Belki bana kırgınlar hatta çok kızgınlar onları yalnızca kendime sakladığım için. 

Benim çiçek sevdam bitmez çocukluğumun en güzel çiçekleriydi bahçe kapılarının ya da duvarlarının üstünü saran, kirli taşları süsleyen, şarkılara adını veren sarmaşık gülleri.

Babannemden babamla ortak amcamın bahçesine giderken Ayşe teyzenin evinin bahçe kapısının üstünden sarkan pembeli beyazlı, minik tomurcuklarının yanı sıra açmış kimi yarı gonca , kimi büyük gülleri koparmak benim işimdi, Ayşe teyzeye yakalandığımda bana çok kızdı:

-Yazık değil mi ? Onlarında canı var , senin parmağını , elini koparsalar canın yanmaz mı? 

O an onu dinledim ama bildiğimi okumakta üstüme kimse yoktu, bahçeleri bırakıp kırlara dadandım , babaanneme ait bir tarlanın içinde buğday başaklarının arasında sarı ve beyaz papatyaları, mavi peygamber çiçekleri, kırmızı, turuncu gelincikleri, ballı babaları, mor renkli yoncaları, pırıl pırıl sarı renkli yağmur çiçeklerini , sürüngen beyaz sarmaşıkları koparmadan geçmem mümkün müydü? Canlarının yandığını bile bile Ya bizim bahçedeki kadifeleri , top ve tokat çiçeklerini, gülleri, su lalelerini, susamları.

Artık ne o bahçeler kaldı ne o çiçekler, herkes bağını bahçesini satınca oralara baraj yapıldı, suyun akışının yönü değiştirilince Gala Çayı da küstü baraj henüz kurumadı ama suyu çekildikçe çekildi. 

Çiçekler yok oldu benim de çocukluğum bitti.

Annemden saksıda çiçekler yetiştirmeyi , onlara isim vermeyi , onlarla konuşmayı öğrendim , kimi çok sevdi beni, canına canlar kattı, kimi hiç sevmedi, kurudu gitti. 

Bir arkadaşımın hediyesiyse o çiçek getirenin adını veriyordum Ayşe’den Zehra’ya pek çok isim vardı çiçeklerimde,  

Çiçeklerim hayata küstüğünde anlamıştım gerçek sahiplerinin bu hayattan kopup gittiğini, ya da olumsuz bir şeyler yaşadıklarını (Ayrılık, hastalık, işlerinin kötüye gitmesi gibi) 

Çiçeklerim çiçek açarsa müjdeli haberler veriyorlardı, üniversiteyi kazanan çocukları, işe girenleri, ev alanları, düğün, doğum gibi güzel olayları müjdeliyorlardı bana.  

Küçücük balkonumda dolu dolu çiçeklerim yaşamımın en güzel parçaları oldular , tatillerde biraz sıkıntı yaşasamda vazgeçmem mümkün değil. 

Boyunlarını büktüklerinde, yapraklarını düşürdüklerinde, sararıp solmaya, kurumaya yüz tuttuklarında sessiz ifadeleri beni derinden etkilemeye başlıyor. 

Şimdilerde her evde ve bende de para çiçeği modası var, ben onun bereketine inanmaya başladım, yaprakları çoğaldıkça sevenlerimle birer dal köklendirip paylaşmak çok güzel.

Ben de olan arkadaşlarımda da olsun, hem annem demez miydi bizlere “Kısmetimizde varsa bir şeyler önce herkese, sonra bizlere de kısmet etsin” diye.  

Ne kadar güzel öğretilerle büyümüştük bizler. 

Bu haftada bu kadar, hayatınız çiçekler kadar güzel olsun . 

Haftaya gönül bahçemizden bakalım hangi konu çıkacak? Hoşçakalın , Hoşluklarla kalın 

FATOŞ ACAR

GAZETECİ - YAZAR

Yorum Yazın

Fatoş ACAR

    iletişime geç

    Fatoş ACAR

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    Twitter
    Instagram
    Youtube
    Köşe Yazarları
    Fatoş ACAR
    Fatoş ACAR JAN DARK
    ZAFER DİNÇER
    ZAFER DİNÇER VEFA SADECE BİR SEMT ADIYMIŞ
    ESRA SONGÜLER
    ESRA SONGÜLER MANİSA TARZANI
    SABİHA ÜNAL
    SABİHA ÜNAL KARAYI GÖREBİLMEK
    ÖZGÜR GÜNDÜZ
    ÖZGÜR GÜNDÜZ FREKANSIN GÜCÜ: SESLERLE KİTLELERİ YÖNLENDİRME SANATI
    SEÇİL ESKİOĞLU
    SEÇİL ESKİOĞLU İNSAN İŞTE !
    BURHAN AKDAĞ
    BURHAN AKDAĞ HÜRRİYET’TE KÖR, SAĞIR VE DİLSİZ BİR KÖŞE…
    CELAL KODAMANOĞLU
    CELAL KODAMANOĞLU HİÇLİK MAKAMI
    ÇİFT AİLE DANIŞMANI HANIM DEMİRBAŞ
    ÇİFT AİLE DANIŞMANI HANIM DEMİRBAŞ HAYATIN ZAMANLA AÇILAN SESSİZ GERÇEKLERİ
    MUSTAFA ÇOLAKOĞLU
    MUSTAFA ÇOLAKOĞLU KESİN DOĞRU YA DA KESİN YANLIŞ
    AV.ONUR YAĞIŞAN
    AV.ONUR YAĞIŞAN SİYONİZMİN SIRLI STRATEJİSİ VE AMACI ?
    MEHMET ALİ BABAR
    MEHMET ALİ BABAR MASAN VARSA SAHNE SENİN
    SELMA ADIGÜZEL
    SELMA ADIGÜZEL MAGAZİN DÜNYASINDA ALGININ GERÇEKLE İMTİHANI
    HABİB BABAR
    HABİB BABAR HEY GİDİ GAZİNOLAR HEY
    GENCO SABANCI
    GENCO SABANCI TURİSTİK DOĞU EKSPRESİ -9-
    EYLÜL AŞKIN
    EYLÜL AŞKIN KENDİ KÜLTÜRÜNE VE SANATINA SAHİP ÇIK
    LEYLA SOMER
    LEYLA SOMER ONLAR İÇİN NELER YAPABİLİRİZ?
    FUNDA AKOSMAN
    FUNDA AKOSMAN YENİ YIL
    MERAL KONRAT
    MERAL KONRAT KİME GÖRE DÜŞMAN!
    Haber Caddesi
    KünyeGizlilik PolitikasıRSSSitemapSitene EkleArşivİletişim
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDINYOUTUBE

    Haber Caddesi 2021 | Yazılım: Onemsoft

    Haber GönderFirma Ekleİlan Ekle